5 Soruda İdrar Kaçırma

İdrar kaçırmanın önemi nedir?

İdrar kaçırma, isteğimiz ve irademiz dışında idrarın dışarı akmasıdır. Bu durum öksürünce hapşırınca idrar kaçırma, ani gelen bir tuvalete hissiyle yetişemeden idrarını kaçırma, fark etmeden idrarının çamaşırına damlaması gibi farklı şekillerde olabilir.
Kadınlar arasında idrar kaçırma tahmin edilenden daha fazladır, her 4 kadından biri hayatının bir döneminde idrar kaçırma sorunu olduğunu ifade eder.
Hayatı tehdit etmese de hayat kalitesini düşürür , iş sosyal ve cinsel hayatı olumsuz etkiler.
Kadınlar bu durumu normal doğum yapmış olmalarına , yaşlanmalarına yada menopoza bağlı olarak doğal karşıladığı için yada utanılacak bir durum gibi görerek çevreleriyle paylaşmazlar, doktora başvurmazlar.
Oysa ki idrar kaçırma zamanla kadınların sosyal hayatlarını , iş hayatlarını ve cinsel hayatlarını etkilemeye başlar. Çünkü bu şikayeti olan kadınlar gece başka bir yerde misafir olmaktan sıkıntı duymaya başlarlar, ,tatile çıkmaktan korkarlar, idrar kokusu ve ıslaklığına bağlı gün içinde sürekli çamaşır yada ped değiştirme endişesi sosyalleşmelerini engeller, kendilerini toplumdan ayırmaya başlarlar. Ayrıca genital hijyen bozukluğuna bağlı olarak vajinal enfeksiyonlar ,mantar enfeksiyonu ve kaşıntı, dış genital bölgede kızarıklıklar tahriş ve cinsel isteksizlik yaşanabilir.

İdrar kaçırma sebepleri nelerdir?

Sebepler arasında ilerleyen yaş ve menopoz, geçirilmiş zor doğumlar, idrar yolu enfeksiyon yada taşları, obezite, kontrolsüz diyabet hastalığı, kronik kabızlık ve kronik öksürük, genetik yatkınlık sayılabilir.

İdrar kaçırmanın tipleri nelerdir?

En yaygın görülen iki tipi vardır.

1—Stres tip idrar kaçırma;

Bu hastalar efor,egzersiz, öksürme, hapşırma , gülme, merdiven çıkma, ağırlık kaldırma gibi durumlarda fark etmeden idrar kaçırırlar.
Sebep doğumlara yada yaşa bağlı olarak idrar tutmaya yarayan kasların zayıflaması, idrar torbasının sarkması ve idrar borusunun fonksiyonun bozulmasıdır.

2—Aciliyet tipi idrar kaçırma;

Bu hastalarda aniden ortaya çıkan engellenmesi güç şiddetli bir idrar yapma isteği sonucunda ansızın tuvalete gitme gereği oluşur ve çoğunlukla yetişemeden tuvalet kapısında idrarını kaçırır.
Sebep idrar kesesini oluşturan kasların istenmeyen kasılmalarıdır. Gece uykudan uyanıp tuvalete gitme isteği yada su sesiyle idrar kaçırma da olabilir.

Doktora başvurunca neler yapılır?

İdrar kaçırma sorunu olan hastalar genellikle doktora başvurmaya çekinirler, vajinal muayeneden korkma, muayene sırasında bile idrar kaçıracağı endişesi, ameliyat olma korkusu, ameliyatların ağır olduğunu zannetmesi, ameliyat olsa da şikayetinin geçmeyeceği endişesi, normal doğum yaptığı için bunun normal olduğu düşüncesi gibi nedenler onları doktora başvurmaktan alıkoyar.
Hasta başvurduğunda öncelikle nasıl durumlarda idrar kaçırdığı,ne sıklıkta kaçırdığı, ne zamandır şikayetleri olduğu konusunda güzelce sorgulamak gerekir. Ardından muayenede ilgili kaslarda gevşeme olup olmadığı,idrar kesesi ile idrar borusu arasındaki açı, genital organlar ve idrar torbasındaki sarkmalar değerlendirilir. İdrar yollarında enfeksiyon yada taş olup olmadığı araştırılır. Bazı karmaşık durumlarda , şikayeti tedavi sonrası tekrarlamış hastalarda , ameliyat planladığımız hastalarda ürodinami gibi ek testler yapılabilir.

Tedavisi yöntemleri nelerdir?

Her hasta için yaşı, ek hastalıkları, şikayetinin şekli ve düzeyi, muayene bulguları, yapılmışsa ürodinami testleri değerlendirilip en uygun tedaviye karar verilir.
Uygun hastalarda idrar torbasının istemsiz kasılmasını önleyen ilaçlar kullanılabilir, uygun hastalarda cerrahi tedaviyi tercih edilir.
Cerrahi tedavinin özellikle stres tip idrar kaçıranlarda sonuçları başarılıdır. İdrar torbasının boynunun bir meş yardımıyla yukarı asıldığı ameliyatlar , idrar torbası ve vajendeki sarkmaların onarıldığı ameliyatlar vajinal yoldan yapılır ve iyileşme süreci karından ameliyatlara göre çok daha rahattır. Ameliyat süresi yaklaşık 30-60 dakika, hastanede kalış 1-2 gündür, müdahale vajinal yoldan yapıldığı için iyileşme süreci hızlıdır.
Tedavide dokuyu hasarlayarak yeniden kollajen sentezini uyaran lazer yöntemiyle de ameliyatsız, ağrısız kısa sürede olumlu sonuçlar alınmaktadır.
Fizik tedavi yöntemleri ve botoks uygulamaları da henüz yaygınlaşmamış yeni tedavi yöntemleridir.