Kadınlar normal doğumdan neden korkarlar?
Kadınlar gebelik ve doğum ile ilgili ‘bebeğini yada kendi hayatını kaybetme korkusu’ da dahil birçok korku yasamaktadırlar.
Özellikle ilk doğumunu yapan anne adaylarında, ‘ne ile karşılaşacaklarını bilmedikleri’ için, korku doğum zamanı yaklaştıkça artar.
Kötü doğum tecrübeleri yaşamış bayanların anlattıkları’ deneyimler’ anne adayının korkusunu arttırır. Gerçekte bunları anlatanların çoğu normal doğum yaptığına pişman değildir ve bu kötü hikayelerin azınlıkta olduğu unutulmamalıdır.
Doğum konusundaki ‘bilgi kirliliği’ de korkuya zemin hazırlar. Doğum ağrısının çekilebilecek ‘en büyük ağrı ‘ olduğunu duyan anne adayının bundan korkması doğaldır. Oysa ki doğum ağrısı doğal bir sürecin parçasıdır ve bir ameliyat , hastalık, kaza, travma, yara… ağrısından bambaşkadır. Doğumdan sonra hemen ağrı biter ve hızla anneliği yaşamaya başlarsınız.
Bazı anne adayları ise ağrıdan çok ‘kanama olabileceği , doğumda ‘kesilip dikiş atılabileceği, yırtılmalar olabileceği ‘ gibi durumlardan dolayı korktuğunu ifade eder. Epizyotomi dediğimiz doğum kesisi sizin ve bebeğinizin güvenliği için doktor tarafından açıklan kontrollü bir kesidir ve bu bölgede yara iyileşmesi vücudumuzdaki diğer bölgelere göre hızlı olur.
Sonraki doğumlardan korkanlar genelde ‘ilk doğumları zor geçmiş ‘ anne adaylarıdır ki sonraki doğumların ilkinden daha kolay geçtiği bilinen bir gerçektir.
Toplum genelinde savunulman sezaryan kolaycılıktır tezi doğru müdür?
Bazı anne adayları normal doğum korkusu nedeniyle sezaryanın daha kolay bir doğum yöntemi olduğunu düşünür. Doğum gerçekleşene kadar saatler boyunca çekecekleri ağrı , hırpalanma korkusu, aksilik çıkma endişesi yerine sezaryan sonrasında çekeceği ağrı ve ameliyat travmasını tercih ederler, kendileri ve bebekleri için sezarysnın daha güvenli olduğuna inanırlar .Hatta kaygısı dahada yüksek anne adayları sezaryan olmayı , uyuyup uyandığında herşeyin bitmiş olmasını tercih derler. Sadece bu düşünceler nedeniyle hasta yada doktor tarafından sezaryan tercih edilmesi kolaycılık gibi görülebilir. Oysa ki normal doğum konusunda yeterince bilgilendirilmiş, eğitilmiş ve doğuma istekli olan , ağrı kontrolünü yeterli sağlayabilen anne adayları için normal doğum daha kolaydır.
Anne adaylarının normal doğuma hazırlanması için neler yapması gerekir?
Anne adaylarına doğum ağrısı sırasında nefes alıp verme ve etkili ıkınma konusunda hazırlık yapıp, bilgilenmeleini önerilebilir. Bunu doğum öncesi hazırlık kurslarına giderek yada internet yoluyla, videolar , kitaplar aracılığıyla yapabilirler. Doğum başladığında da doğum ekibi tarafından bu teknikler konusunda kısaca bilgilendirilirler fakat önceden kendini psikolojik olarak ve bedenen hazırlamış adaylar doğum konusunda daha başarılıdırlar.
Doğum sırasında duyulan ağrı algısı bireysel psikolojik ,fizyolojik, sosyokültürel duruma göre değişkenlik gösterebilir. Anne adayının bu ağrıya kendini mümkün olduğu kadar hazırlaması ağrı algısını azaltabilir.
Doğum sırasında hastanın yanında çok sayıda kişi olmaması, doğum konusunda bilgili ve tecrübeli bir yakınının ve eşinin olması hastanın ve ekibin işini kolaylaştıracaktır.
Kolay doğum gerçekleşmesi için gebelik süresince nelere dikkat edilmelidir?
Doğum sırasında özellikle ıkınma zamanı geldiğinde annenin uyumu doğumu kolaylaştıracaktır. Bunun için gebelik boyunca özellikle son aylarda yapılan karın kaslarını güçlendiren egzersizler , solunum teknikleri üzerine egzersizler yapılmalıdır. Son aylarda yapılan esneme egzersizleri , yürüyüşler , yoga, yüzme , gebelik platesi gibi sporlar yararlı olabilir.
Doğumun normal misezaryan mi olacağına ne zaman karar verilir?
Daha önce sezaryanla doğum yapmış yada rahimi kesilerek cerrahi işlem yapılmış anne adayları dışında her anne adayına gebeliğin başlangıcında normal doğum planlanır , fakat ilerleyen gebelik haftalarında görülebilecek bazı durumlar normal doğuma engel olabilir. Bunların başlıcaları; bebeğin ters olması (doğum kanalına başı dışında organlarıyla yerleşmesi) , bebeğin tahmini kilosunun yüksek ölçülmesi (4000-4500g ) , bebeğin eşinin yani plasentanın önde olması ve rahim ağzını kapatarak doğuma engel olması, annenin doğum kanalında darlık olması, kemik çatısının uygun olmaması ( genellikle 37. Haftadan sonra doktor tarafından kemik çatı muayenesi yapıldığında anlaşılır) sayılabilir. Bunun dışında çoğul (ikiz, üçüz) gebeliklerde , erken doğumlarda , bebeğin normal doğumu kaldıramayacağı riskli durumlarda , annedeki bazı hastalıklardada sezaryan planlanır.
Bu saydığım sezaryan sebeplerini gerektirmeyecek anne adaylarında normal doğum denenebilir, fakat Normal doğum sürecinde de yaşanabilecek bebeğin kalp atışlarında bozulma, doğumun ilerleyişinde duraklama gibi bazı aksiliklerden dolayı doğum sırasında da doğum şekli sezaryan olarak değiştirilebilir.
Anne adayları normal doğum korkularını yenmek için ne yapmalıdırlar?
Tüm bu korkuların asıl sebebi ‘doğum konusunda yeterince bilgi sahibi olmamaktan ‘ kaynaklanır . Anne ve baba adayı doğum konusunda yeterince bilgilenmelidir, doğum kaç saat sürer, nasıl aksilikler çıkabilir, nasıl davranırlarsa işler kolaylaşır .. gibi soruların cevaplarını bilenlerın korkusu daha azdır. Ayrıca doğum yapacağınınız hastaneyi, doğumhaneyi önceden görmek, doğumu yaptıracak doktor ve ekibe güvenmek kaygıyı azaltır. Doğum konusunda yetrince bilgi sahibi olmama yada yanlış kişilerden alınan bilgi kirliliğinin yol açtığı endişe korkunun en büyük sebebidir. Bu konuda yaşadığınız korkuları en başta doktorunuzla, sonra bilinçli , doğum yapmış annelerle, doğum eğitimi veren kişilerle .. paylaşın , aklınıza takılan soruları sorun, araştırın ve öğrendikçe bu korkuları aştığınızı göreceksiniz.
Dünyanın var oluşundan beri normal doğumun var olduğunu düşünürseniz , ‘ya olmazsa yı ‘ düşünmezseniz kendiliğinden gelişen bu sürecin akışına kendinizi bırakırsanız bu korkuyla baş edebilirsiniz.
Normal doğum korkusunu yenemesek CS için sebep mi ? Yada korkan bir anne adayına rağmen normal doğum olur mu?
Doğum konusunda tüm şartlar uygun olsa da anne adayları sırf korktuğu için en başından yada ağrıya dayanamadığı için doğum başladıktan sonra sezaryan isteğinde bulunabilir. Böyle durumlarda anne adayının duyduğu korku ve ağrı etkisiyle mantıklı karar veremeyeceği göz önüne alınarak yakınları , eşi , doğum ekibi ve doktorun telkin ve motıvasyonuyla normal . Epidural anestezi uygulamasıyla da hastanın konforu sağlanarak normal doğuma uyumu arttırılabiilir.
Anne adayının ağrı algısı fazlaysa, korku duygusunu yönetmeyi başaramazsa doğru düşünme yeteneğini kaybeder, karşıdakinin söylediklerinin anlayamaz ve doğum sırasında yapması gerekenlere uyum göstermede başarısız olur . Anne adayının uyumsuz olması bebeğin çıkışının zor olması, doğum kanalında gereğinden fazla kalıp oksijensiz kalması, doğuma bağlı yırtıklar oluşması gibi tatsız sonuçlara yol açabilir. Doktor sağlıklı bir doğum gerçekleşemeyeceğini ön gördüğünde sezaryan için başka tıbbi gereklilik olmasa da sezaryan kararına yönlenebilir.