facebook-icongoogle-iconinstagram-iconpinterest-iconyoutube-icon



444 0 714

Korunma Yöntemleri

Herkes için ideal olan bir korunma yöntemi yoktur. Her yöntemin olumlu olumsuz yanları vardır ve hepsi için çeşitli düzeylerde başarısızlık söz konusu olabilir.

Her çift için çeşitli faktörler değerlendirilerek  uygun yöntemi seçmek gerekir.

Kadın için yöntemler

Doğum kontrol hapları

Östrojen ve progesteron hormonu bir arada içerenler korunma için en yaygın kullandıklarımızdır.
Çok sayıda ilaç vardır. Aralarındaki temel fark kullanılan östrojen dozu ve progesteron çeşididir.

Kullanım Şekli;

Doğum kontrol haplarında ilk kutuya adetin ilk 3 günü içinde başlamak ve kutunun üzerinde yazılı günleri takip ederek her gün 1 tablet almak gerekir. Akşam yada sabah; aç yada tok fark etmez fakat aynı saatte almakta fayda vardır.
Tabletlerin unutulması koruyuculuğunu düşürür. 1 tablet unutulduğunda 24 saat içinde hatırlayınca hemen içmek gerekir. Daha fazla sayıda tablet unutulduğunda korunmak için ek yöntem kullanmak gerekecektir.
Çoğunlukla bir kutunun içinde 21 tane tablet bulunur. İlaç üzerinde yazılı günleri takip ederek kutu bitirildikten  sonra 1 hafta ara verilir, böylece kadının 28 günlük döngüsü tamamlanmış olur. Bu 1 hafta içinde genellikle adet kanaması gerçekleşir.
Bazılarının içerisinde 28 tane tablet bulunur. Bunların hormon dozları farklı ayarlandığı için, 1 hafta ara verilmeden kutu bitiminin ertesi günü yeni kutuya başlanır.
Etkilerini yumurtlamaya engel olarak gösterirler.

Olumlu Yönleri;

Düzenli kullanımla gebeliği %99 oranında önler, dış gebelik riski çok daha azdır.
Genital organ enfeksiyonlarını önler.
Korunma dışında; adet düzenini sağlama, aşırı ve sık adet görmeyi önleme, adet sancısı ve adet öncesi gerginlik, sinirlilik gibi hisleri azaltma,yumurtalık kistlerini önleme, akne ve tüylenmeyi azaltma gibi farklı olumlu etkileri vardır.
Yumurtalık, rahim, bağırsak kanserlerine karşı koruyucu olduğunu gösterir çalışmalar vardır.

Olumsuz Yönleri;

Genellikle ilaca başlandıktan sonra ilk 3 ayda ara kanama ve lekelenme yapabilir.
Çok sık olmasada adeti tamamen keser  (%2-3 kadında). Bu vücut için sakıncalı bir durum değildir.
Meme hassasiyeti ,bulantı, ödem , başağrısı olabilir. Bunlar genellikle ilk 3 aydan sonra azalan yan etkilerdir.
Doğum kontrol hapı alanlarda damarlarda pıhtı oluşma riski 3-4 kat yükselir. Daha önce damar tıkanıklığı yaşamış kadınlarda kullanılamaz.
Sigara içen , 35 yaş üzeri bayanlarda kullanılamaz
Bazı kronik hastalıklarda kullanılamaz (ağır karaciğer hastalığı, böbrekleri ve gözleri etkilemiş diyabet, migren, kalp kapak hastalığı vs)

Doğum Kontrol Hapları Hakkında Yanlış Bilinenler;

Kısırlık yapmaz , bırakıldıktan sonra ilk ayda gebelik olabilir. 6 ay içinde%84, 1 yıl içinde %94 gebelik olur.
Kanser yapmaz, aksine rahim, yumurtalık kanserinde ve bağırsak kanserinde azalmaya sebep olduğu gösterilmiştir. Özellikle rahim ve yumurtalık kanseri için, ilaç bırakıldıktan sonra bile yıllarca  koruyuculuğu devam etmektedir. Yumurtalığın iyi huylu kistleri ve myomlarda küçülme sağladığı gösterilmiştir. İyi huylu meme hastalıklarından koruyucudur. Sadece henüz bulgu vermemiş bir meme kanseri varsa onun ilerleyişini olumsuz yönde etkileyebilir.
Kilo aldırmaz, sadece vücutta su tutulumuna yol açar ve yağ dağılımında değişme yapabilir.
Sivilce oluşumu ve tüylenmeyi arttırmaz aksine azaltır.
İlaca birkaç ay verip rahimi dinlendirmek gerekmez. Aksine bu uygulama ilacın başta pıhtı oluşumu olmak üzere kullanım risklerinde ve yan etkilerinde artışa neden olacağından uygun değildir.
Doğum kontrol hapları hakkındaki bu inanışlar eski ilaçların içerisinde daha yüksek doz hormonlar yada testosteron gibi farklı hormonlar olması nedeniyle, eskiden geçerli olabilir. Fakat yeni jenerasyon doğum kontrol haplarında ilaç dozları düşürülmüştür ve bu korkulanların doğru olmadığı bilinmektedir.

Sadece progesteron içeren doğum kontrol hapları, östrojen alması uygun olamayan kişilerde tercih edilebilir  Özellikle emziren annelere ilk 6 ay östrojen vermemek gerektiği için tercih edilir. Bunun dışında obezite, diabet, hipertansiyon, sigara kullanımı, 35 yaş üstünde da tercih edilebilir.

Rahim İçi Araç (Bakırlı spiral)

Spiral rahim içerisine yerleştirilen T harfi şeklinde plastiğin etrafına bir miktar bakır telin sarılı olduğu yaklaşık 2 cm ilk bir alettir. Rahim ağzından dışarıya çıkan küçük bir ipi vardır. Doğru adı ‘rahim içi araç (RİA) ‘ olup eskiden spiral şeklinde olmasından dolayı spiral olarak bilinmektedir.
Gebelikten koruması; sperm geçişini önlemek, rahim duvarına döllenmiş yumurtanın yerleşmesini önlemek , bakır iyonlarının spermlere negatif etkisi gibi pek çok mekanizma ile olur.
Koruyuculuğu 5 yada 10 yıldır.

Olumlu yönleri:

Hormon içermemektedir bu nedenle sistemik, yani tüm vücudu ilgilendiren bir etkisi yoktur.
Güvenilir, uygulanması kolay, ucuz ve etkin bir doğum kontrol yöntemidir.
Uzun yıllar koruyuculuğu vardır ve her gün yada her ilişki sırasında başka birşey yapılması gerekmez. Uzun süreli gebelik düşünmeyenler için idealdir.
Emzirenler için uygundur. Normal doğum yapanlarda doğumdan 1,5 ay sonra; sezaryenle doğum yapanlarda 3-6 ay sonra takılabilir.
35 yaş üstü ve sigara kullananlarda güvenlidir.

Olumsuz yönleri;

En sık görülen olumsuz etkisi adet kanaması miktarının artması, süresinin uzamasıdır. Bu durum vücudun tolere edebileceği düzeyi aşmışsa, kansızlığa yol açıyorsa , bazı ilaçlarla düzeltilemiyorsa spiralin çekilmesi gerekebilir.
İkinci sık görülen olumsuz etki, rahim ve tüplerde enfeksiyon, vajinal akıntı ve kasık ağrısıdır. Bu durum antibiyotik tedavisine rağmen tekrarlıyorsa spiralin çıkarılması gerekebilir.
Spiral kullanan her 100 kadından 1inin spiralle gebe kaldığı görülmüştür. Bu gebelik rahim içerisinde yada  rahim dışında (dış gebelik şeklinde ) olabilmektedir. Rahimde gebelik olduğunda spiralin çekilmesi düşüğe yol açabilse de genellikle tercih edilir , bırakılması sonucu gebeliğin spiralle devam etmesi söz konusu olabilir. Dış gebelik de anne için hayati olabileceğinden erken tanı koymak çok önemlidir. Bu nedenle spirali olup adet gecikmesi yaşayan kadınlar bundan şüphe ederek gebelik testi yaptırmalıdırlar.
Bazı durumlarda spiral takılması sakıncalıdır. Bu durumlar, rahim ağzı hastalıkları ve kanseri, rahim kanseri, rahimde enfeksiyon varlığı, nedeni bilinmeyen düzensiz kanamalardır. Bunlar dışında büyük myomu olanlarda, kansızlığı olanlarda, daha önce çocuğu olmayanlarda tercih edilmez.

Spiral nasıl takılıp çıkarılır, kontrolleri nasıl yapılır?

Spiral tercihen adet döneminde poliklinik şartlarında steril olarak takılabilir.
Takılması sırasında hafif ağrı olabilse de çok kısa süren, basit bir işlem olması nedeniyle anestezi gerektirmez. Genellikle işlemden önce alınan bir ağrı kesici yeterli olur.
Takıldıktan sonra yerinde olup olmadığı ultrasonla kontrol edilir. Bundan sonraki ilk kontrol genellikle 1 ay sonra yapılır. Ardından 6 ayda bir yada senede bir yerine olup olmadığı ultrasonla kontrol edilir. Bu kontroller aksatılmadan yapılmalıdır çünkü spiral yerinde değilse koruyuculuğu azalır ve gebelik yada dış gebelik riski artar. Ayrıca ömrü dolmasına rağmen çekilmeyen spirallerde rahim duvarına yapışması yada nadiren delerek karın içine kaçması gibi anormal durumlar görülebilmektedir.
Çıkarılması adet dışı dönemde de olabilir. Rahim ağzından görülen ipinden tutularak çekilmesi ile çıkartılır, bu çok basit ve ağrısız bir işlemdir. Bazen spirallerin ipi kopmuş olabilir ve çıkarmak için anestezi ile müdahale gerekebilir.
Çıkarıldıktan sonra doğurganlık hemen yerine gelir.

Kaymayan Spiral (GyneFix ®)

Ülkemizde kullanımı 2015 yılında başlamış olan bu spiral cerrahi bir ipliğin üzerine sıralanmış küçük bakır tüplerden oluşur.
GyneFix ‘in üst ucu özel bir metod ile sağlamlaştırılmış düğümüyle rahim tavanına yerleştirilir. Bu nedenle rahimde spiral kaymaz.
Esnek yapıda olduğundan her boyutda rahimin şeklini alabildiği için kasık ağrısı, fazla kanama, enfeksiyon gibi yan etkiler nadirdir.
Diğer olumlu yönleri bakırlı spirale benzer.
Koruyuculuğu 5 yıldır.
Çıkarılması ardından hemen doğurganlık başlar.
Takılıp çıkarılması poliklinik şartlarında olup anestezi gerektirmez.

Hormonlu Spiral

İçerisinde progesteron hormonu olan bu spiral hergün belli bir dozda hormonu rahimin içine salgılayarak 5 yıl boyunca etki eder. Bazı yayınlarda etki süresi daha uzun gösterilmiş olsa da koruyuculuğu azalacaktır.
Rahim içine salgıladığı hormon düzeyi, diğer tüm hormonlu yöntemlerden daha düşüktür ve kana karışarak diğer organlara giden miktar çok düşüktür.
Adetin ilk 7 günü içinde takılır. Çıkarılması için adet olmak gerekmez.

Olumlu yönleri;

Koruyuculuğu bakırlı spirale göre daha yüksektir (%99,8) . Bakırlı spirale göre dış gebelik riski , enfeksiyon riski ve aşırı kanama riski çok düşüktür.
İçerisinde progesteron hormonu olması nedeniyle rahim kanserinden koruyucudur.
Dış gebelik geçirenlerde, aşırı kanama şikayeti olanlarda, 35 yaş üzeri sigara kullananlarda ,emzirme döneminde uygun bir yöntemdir.

Olumsuz Yönleri:

Yan etkileri arasında en sık görüleni adet düzensizliğidir. Başlangıçta leke şeklinde kanamalar yapar , ortalama 6 ay sonra kanamalar azalır ve genellikle adet kesilir. Bu kesilme menopoz durumu değildir, yumurtlama her ay devam etmektedir, sadece spiraldeki hormon rahimin adet sırasında dökülen iç tabakasını zamanla inaktif hale getirmiştir. Bunun kadın sağlığına hiçbir sakıncası yoktur. Spiral çıkarıldıktan sonra bu etki hemen ortadan kalkar.
Çok nadir görülen diğer yan etkileri karın ağrısı, meme hassasiyeti, bulantı, baş ağrısı, akne ve cilt problemleri, duygudurum değişiklikleridir.

Aylık ve Üç Aylık İğneler

Aylık iğneler östrojen ve progesteron hormonları içerir. 1ay süreyle korur ,ayda bir tekrarı gerekir.
Üç aylık iğneler sadece progesteron hormonu içerir. 3 ay süreyle korur.
Her ikisi de adetin ilk 5 günü ( ideali ilk 3 gün) kas içine yapılır.
Bu iğnelerin yan etkilerinin başında adet gecikmeleri ve adet düzensizliği gelir. Diğer yan etkiler doğum kontrol haklarındaki gibidir.

İmplantlar

Kolun üst iç yüzüne cilt altına yerleştirilen 4 cm uzunluğunda 2 mm çapında (kibrit çöpüne benzeyen) bu çubuk progesteron hormonu içerir.
Koruyuculuğu %99 un üzerindedir , 3 yıl korur.
Yan etki olarak en sık düzensiz adet kanaması görülür. Doğum kontrol haplarındaki benzer yan etkileri gösterebilir.
Çıkarıldıktan sonra etkisi hemen geçer.
Takılması ve çıkarılması poliklinik şartlarında lokal anestezi ile yapılır.

Vajinal Halka

Rahim ağzı etrafına kadın doğum uzmanı tarafından takılan bu halka östrojen ve progesteron hormonu içerir.
3 haftada bir çıkarılıp 1 hafta aradan sonra tekrar takılması gerekir bu nedenle kullanımı zordur.
Yan etkileri doğum kontrol haplarındaki gibidir.

Kadın Prezervatifi

Vajene boylu boyunca takılan prezervatifdir.

Sperm Öldürücü İlaçlar

İlişkiden önce vajene uygulanan köpük , jel yada fitil şeklinde ürünlerdir.

Histeroskopik  Tüp Tıkanması

Histeroskopi dediğimiz operasyonla vajinal yoldan kamerayla rahimin içini görüntüleyerek her iki tüpe yerleştirilen bir alettir..
Etkisi takıldıktan 3 ay sonra başlar ve KALICI bir yöntemdir, yani çıkarılması mümkün değildir.
Pahalı bir yöntemdir, bu nedenle tüp bağlanmasının mümkün olmadığı durumlarda tercih edilebilir.

Tüp Bağlanması

Tüplerin sezaryen sırasında yada herhangi bir zamanda laparoskopi ( karından kamerayla yapılan kapalı ameliyat) yardımıyla bağlanmasıdır.
KALICI bir yöntemdir, tüpün tekrar açılması mikrocerrahi gerektirir ve çok güçtür. Bunun yerine eğer gebelik istenirse sadece tüp bebek yöntemiyle mümkün olur.
Bu yöntemler arasındaki en etkili yöntemdir. Fakat yine de 1000 kadından 1 inde gebe kalma olasılığı vardır.
Tüp bağlanmasının kadın sağlığı üzerine menopoza erken girmek , kanser yapması, kasık ağrısı yapması ve bu gibi olumsuz bir etkisi gösterilmemiştir . Sadece 30 yaşın altında tıbbi gereklilikler olmadıkça tüp bağlanmasını önermeyiz çünkü bu kadınlarda ilerde pişmanlık duyma oranı yüksektir.
Tüp bağlanması için evli çiftlerde eşin de rızası şarttır.

Erkek için yöntemler

Geri Çekme:

Gebelikten korumada güvenli bir yol olmadığı için aslında bunu bir korunma yöntemi olarak kabul etmeyiz.

Prezervatif

Güvenilir bir yöntemdir. Fakat zamanlamanın doğru yapılamaması, prezervatif yırtılması ya da çıkması gibi durumlar güvenilirliği düşürür. Koruyuculuğu % 90 civarıdır.

Vazektomi (Erkek  Kordon Bağlanması)

Erkeklerde testiste spermlerin geçtiği kordonların tahrip edilmesidir.
Oldukça etkili ve KALICI bir yöntemdir.