Normal Doğum Kararı

İlk doğumunu yapacak olan anne adaylarının çoğu doğum zamanı yaklaştıkça doğum şeklinin ne olacağı endişesini yaşar.  Bu sorunun cevabı bebeğin doğumuna kadar kesin değildir.

Ilk doğumlarda gebelik takibinde sezaryanla doğumun şart olduğu sebepler ( bebeğin eşinin önde olması, doğum kanalını  kapatan myomlar, doğum kanalından bebeğe geçme olasılığı olan genital siğil  enfeksiyonları…) tesbit edilmemiş hastalarda bebek ters yada kilolu değilse ve annenin kemik çatısı doğuma uygunsa , bebekde yada annede normal doğuma engel bir hastalık  yada anomali yoksa doğumun normal yolla olmasını öneririz.

Gebeliğin son haftalarında bebeğin ve annenin durumuna göre karar şekillenir.

Takibinde  ek sorun olmayan gebeliklerde 37. Haftada anne adayının kemik çatısı muayene edilir, uyugun olup olmadığı değerlendirilir, bundan sonra duruma göre haftalık yada daha sık aralıklarla doğuma kadar bebeğin suyu, hareketleri ve NST dediğimiz cihazla bebek kalp atışları ve rahim kasılmaları ve bebeğin kilosu ve pozisyonu değerlendirilir. Normal doğum planlanan anne adayları doğum  belirtileri başladığında (sancıların sıklaşması, su gelmesi, kanama olması gibi)  hastaneye yatırılır ve doğum süreci başlar.

Bu şartların sağlandığı hastalarda normal doğumun sezaryana üstün olduğu tüm dünyada kabul görmüş bir gerçektir.

Normal doğumun sezaryana üstünlükleri

• Normal doğumla birlikte annelik duygularının daha hızlı hissedilir, anne adaylığından anneliğe geçiş anına ve  bebeğinin dünyaya geliş anına ilk ağlayışına bilinci açık bir şekilde şahit olma şansı olur.  Annenin bebeğini kucağına alıp ilk teması kurması ve daha kısa sürede süt gelmesiyle emzirmenin daha kısa sürede olması mümkündür.
• Doğumdan sonra daha rahat hareket edebildiği için , bebekle ilgilenmenin ve emzirmenin daha kolay olması söz konusudur.
• Hastanede kalış süresi kısa, maliyeti daha azdır.
• Daha hızlı günlük hayata dönüş , egzersiz yapabilme ve dolayısıyla  kilo verme kolay olur.
• Normal doğum  sonrası sadece cilt ve cilt altı dokuların kesildiği bir dikiş vardır ve iyileşmesi daha kısa sürede olur, ağrısı daha az olur. Sezaryande tüm karın katları ve rahim kesildiği için ağrı daha çok , iyileşme daha geç olur.
• Anestezi ve operasyon korkusu  yoktur. Bebeğe de anestezik gazlar geçmemiş olur.
• Gebelik takibinde sorun olmadığı sürece sonraki  doğumlarında normal doğum olacağı düşünülür ve sonraki doğumlar daha kısa sürede ve kolay olur.
• Bebek, akciğerlerindeki sıvıyı normal doğum esnasında doğum kanalından geçerken daha kolay atabilir ve yenidoğan döneminde solunum problemleri daha az olur.
• Normal doğumda annenin kanama, enfeksiyon, organ ve doku hasarı, pıhtı oluşumu riski sezaryene göre oldukça azdır. Anne ölüm oranıda normal doğumda sezaryandan çok daha azdır.

Epidural anesteziyle  ağrısız doğum hakkında

Normal doğumun gerçekleşmesi için şart olan rahim kasılmaları anne adayının hissettiği ağrının sebebidir. Rahim kasılması dolayısıyla sancı olmadan doğum gerçekleşmez. Bu ağrının ne düzeyde olacağı çok çeşitli faktörlere bağlıdır ve kişiden kişiye değişir.  Bazı kadınlar hayatlarında yaşadıkları en şiddetli ağrı olarak ifade ederken bazıları korktukları kadar olmadığını ifade eder.  Bu ağrıyı azaltmak ‘Ağrısız doğum’  olarak bilinen ‘epidural anestezi ‘ ile mümkündür.

Epidural anestezi doğumun aktif  fazı  yani düzenli ağrılar başlayınca ve 4-5 cm rahim ağzı açıklığı olduktan sonra uygulanabilir. Epidural anestezi beldeki omurga aralıklarından ince bir katater yardımıyla omuriliği saran zarın üzerindeki boşluğa ağrı kesici ilaçların verilmesiyle sağlanır. Ağrısız doğum için  İlaçların dozu düşük  verildiğinden rahim kasılmasına engel olmadan ağrıların daha az hissedilmesi sağlanırken bacaklardaki his ve hareket gücü kaybolmaz. Anne adayı odasında yürüyebilir, tuvalete kendi gidebilir.

Bazen normal yolla doğum sürecinde de yaşanabilecek  bebeğin kalp atışlarında bozulma,doğumun ilerleyişinde duraklama gibi  aksiliklerden dolayı normal doğumun herhangi bir aşamasından sezaryana geçilmesi gerekebilir. Böyle durumlarda epidural anestezi katateri bulunan anneye ayrıca bir anestezi uygulamadan , sadece verilen ilaç dozu arttıralarak annede his ve hareket kaybıda sağlanarak ; epidural anesteziyle operasyon gerçekleştirilebilir.

Son söz

Özellikle ilk doğumunu yapacak anne adaylarının ‘ne ile karşılaşacaklarını bilmemelerinden’ dolayı doğumdan korkmaları doğaldır. Doğum konusundaki ‘bilgi kirliliği’ bu korkuya zemin hazırlar. Doğum ağrısının çekilebilecek ‘en büyük ağrı ‘ olduğunu duyan anne adayının bundan korkması doğaldır. Oysa ki doğum ağrısı  doğal bir sürecin parçasıdır ve birameliyat , hastalık, kaza, travma, yara… ağrısından bambaşkadır. Bebeğin  çıkmasıyla tüm ağrı geçer ve yerini  karmaşık güzel hislere bırakır. Çünkü artık bebeğinizin ağlama sesini   duyarak ve bebeğinizle ilk teması kurarak bu mucizeye şahitlik etmektesinizdir…